Bill Gates’in Liderlik
Sırları
Murat
Yıldırımoğlu
murat@muratyildirimoglu.com
(Bu yazım oldukça ilgi topladı ve Hürriyet İnsan Kaynakları
ekinin İstanbul baskısında, Garanti Bankasının elektronik dergisinin Eylül 2001
sayısında, Arena'nın Web sitesinde, Adam Bilgisayarın (Ankara) Web
sitesinde, Prokom Bilgisayarın (Adana) Web sitesinde,
Marmaris Rotaryenlerinin Web sitesinde yayınlandı.)
Piyasada başarılı
insanların liderlik sırlarını anlatan bir çok kitap
var: Atilla’nın Liderlik Sırları, Cengiz Han’ın Liderlik Sırları vb. Çağımızın
en önemli kişilerinden birisi ve halen dünyanın en zengin insanı olan Bill Gates’in liderlik sırları ise pek bilinmiyor.
Bu yazıda onun sıfırdan başlayıp dünyanın en zengin insanı olmasının sırlarını
anlatmaya çalışacağım.
Sır 1: Bir vizyon sahibi olmak. Bill Gates, küçük yaşlardan beri bilgisayarın
önemini ve insan hayatında kaplayacağı yeri çok iyi kavramış bir insan. Yakın
arkadaşı ve Microsoft’un kurucu ortağı Paul Allen ile
sık sık bilgisayarın gelişimi hakkında tartışmışlar,
çeşitli düşünceler geliştirmişler. Bu tartışmaların sonucunda, ilerde herkesin
evinde ve işinde kendisine ait bir bilgisayar sahibi olacağını öngörmüşler.
Kurdukları şirkette amaçları, bu öngörüye uygun olarak insanların iş
yapmalarını, kendilerini geliştirmelerini kolaylaştıracak ürünler geliştirmek.
Sır 2: Çok çalışmak: Bill Gates
çok zeki bir insan. Ama zekiliğin tek başına yeterli olmayacağını, çok
çalışılması gerektiğini düşünüyor ve çok çalışıyor. Evlenmeden once birlikte olduğu bir kız arkadaşından ayrılma nedeni iş
dışında geçirdiği toplam zamanın yalnızca 7 saat olması (uyku dahil). Yanından çalışan insanlardan da aynısını
bekliyor.
Sır 3: Akıllı elemanlarla çalışmak. Yazılım, teknoloji
bakımından en uç sektörlerden birisi. Böyle bir sektörde sıradan insanlarla
çalışılamayacağını, akıllı insanlarla çalışılması gerektiğini düşünüyor ve
şirketine hep en akıllı insanları almaya çalışıyor. Akıllı eleman kimdir,
neresinden akıllı olduğu anlaşılır şeklindeki sorulara şöyle yanıt veriyor:
Akıllı insan, her şeyin tek tek söylenmesinin gerekmediği bir kişidir. Akıllı
eleman, arar bulur, geliştirir, yeni şeyler düşünür, düşündüklerini uygulamaya
geçirebilir. Microsoft, çalıştıracağı akıllı elemanları bulmak için çok araştırma
yapıyor. Sırf adam almak için birisini almıyorlar. Kafalarındaki adamı bulana
kadar bir pozisyonu uzun zaman boş tuttukları çok oluyor.
Sır 4: Elemanlara hisse vermek. Bill
Gates, kendisi de dahil olmak üzere
çalışanlarına yüksek, astronomik ücretler vermiyor. Microsoft’un hiçbir
çalışanı dünyanın en yüksek ücretli çalışanları listesine giremiyor. Bunun
yerine akıllı elemanları çekebilmek için onlara hisse veriyor. Örneğin, Bill Gates, Microsoft’un şimdiki başkanı olan Steve Ballmer’ı çalışmaya razı
edebilmek için yüklüce hisse vermişti. Ballmer bu
hisseler sayesinde şimdi büyük bir servete sahip (10 milyar dolardan fazla).
Microsoft’un içinde yaklaşık on kişi dolar milyarderi. Microsoft çalışanlarının
üçte biri ise dolar milyoneri (toplam 37 bin çalışanı var). Bill Gates arkadaşı Paul Allen
ile şirketini kurarken hisse oranı yüzde 66 idi. Şu anda ise hisse oranı yüzde 11.5. Yani, Bill Gates
dağıta dağıta daha zengin olmanın yolunu bulmuş. Çalışanlara hisse vermek Amerika’da yaygın
bir uygulama ama hiçbir şirkette bu ölçüde hisse dağıtımına rastlanmıyor.
Sır 5: Elemanlara değer vermek. Microsoft en akıllı
kişilerle çalışmak istiyor ve onları kaybetmek istemiyor. Bill Gates bir yazısında ayrılan her elemanın
arkasından “niçin ayrıldı, niçin onu tatmin edemedik, nerede hata yaptık”
sorularını sorduğunu söylüyordu. Elemanlar Microsoft’un en değerli varlıkları.
Çalışanlar da bunun bilincindeler. Çalışmalarının her anında bunu
hissediyorlar. Bunun sonucunda da Microsoft’ta eleman sirkülasyonu
ABD ortalamasına göre iki kat düşük.
Sır 6: Piyasanın gelişimini takip etmek. Hızla gelişen bir
sektörde geride kalmak yok olmak anlamına geliyor. Bill
Gates hiçbir alanda piyasanın gerisinde kalmak istemiyor.
Geride kaldığı durumlarda da hatasını çabucak anlayıp gerekli önlemleri alıyor.
Örneğin, 1984 yılında Apple firması Macintosh’u çıkardı. Grafik tabanlı olan bu sistem
Microsoft’un işletim sistemlerinden çok üstündü. Microsoft’un yanıtı bir yıl
sonra geldi. Windows adındaki bu yeni işletim sistemi başarısız oldu ama Gates
yılmadı, 1990 yılında çıkardığı 3.0 çok büyük bir
başarı kazandı. Bir başka örnek, Internet konusunda yaşandı. Bill Gates, Internet’in gelişimini yeterince takip
edemedi, Internete uygun ürünler geliştiremedi, geri
kaldı ve bunun sonucunda, tarihinde ilk kez Microsoft hisse senetleri “Her
zaman kazandıran hisseler” listesinden atıldı. Ama Gates hatasının farkına
vararak şirketini bir yıl içinde, Interneti en çok
sindiren, ürünlerini en fazla miktarda Intenete
uyduran şirket haline getirdi.
Sır 7: Piyasanın gelişimini takip etmekle kalmayıp, piyasayı
şekillendirmek. Bill Gates’in ve
Microsoft’un sloganı We set the
standards (standartları biz koyarız). Microsoft’un
tarihi bu slogana uyan çeşitli örneklerle dolu. Örneğin, kişisel
bilgisayarlarda kullanılan programlama dili konusunda Microsoft’un ürünü Basic bir standarttı. DOS işletim sistemi ve daha sonraları
ürettiği Windows işletim sistemi piyasadaki en yaygın ürünler oldu. Bütünleşik
ürünler için ortamın daha olgunlaşmadığını düşündüğünde biribirinden
ayrı çalışan ürünler üretti ve rakiplerinin bütünleşik ürünlerini bunlarla alt
etti. Sonra koşullar olgunlaşınca bu sefer Office benzeri bütünleşik ürünler
üretip rakiplerinin tek tek çalışan, bir arada
çalışamayan ürünlerini bir daha alt etti.
Sır 8: Odaklanmak. Microsoft, yazılım
alanında çalışan bir şirket. Cirosunun yüzde doksandan fazlası
yazılımdan geliyor. Yazılımın yanı sıra mouse, oyun
kumanda cihazı, ses kartı gibi donanımlar da üretiyor ama bunlar ağırlıkla
Microsoft’un yazılım teknolojilerini desteklemek için üretiliyor. Bill Gates, başka şirketlerin yaptığı gibi faaliyet
alanlarını dağıtmıyor, en iyi olduğu alanda odaklanıyor.
Sır 9: Alçakgönüllü bir yaşam sürmek. Rakiplerinin hemen
hepsinin özel uçağı, özel yatı vs. olmasına karşın Bill
Gates oldukça sade bir hayat sürüyor. Cimri denilebilecek
kadar eli sıkı. Buna ilişkin çok anekdot anlatılır:
Örneğin, gittiği otelin park yeri parasını pahalı bulunca uzun bir sure parasız
bir park yeri araştırmış. Kiraladığı arabayı kullanmadığı süreler için
başkalarına bir daha kiralayarak değerlendirmeye çalışmış. Uzun bir sure
uçakların hep ekonomik sınıfında yolculuk yapmış. Bill
Gates’in hayatındaki en pahalı şey yaklaşık 60 milyon
dolarlık evi. Bu eve bu kadar para harcamasının nedeni, lüks bir evde yaşama isteğinden daha çok,
geleceğin evi nasıl olmalı cinsinden bir tartışma yaratmak, kavramlar
geliştirmek, Microsoft’un ürünlerini test etmek. Buna karşın rakibi Oracle’ın başkanı Larry Ellison’ın bir yatı, uçağı ve hatta bir adet de Amerika’da
uçuramadığı savaş uçağı var. Bir başka örnek, Microsoft’u birlikte kurduğu
arkadaşı Paul Allen. Paul Allen’ın
uçağı, yatı, jet sosyeteden sevgilileri var ve pahalı partileriyle tanıyor. Allen geçtiğimiz yıllarda verdiği bir parti için tam 10
milyon dolar harcamıştı. Bill Gates’e
niçin uçağı, yatı vb. lükslerinin olmadığı sorulduğunda şöyle yanıt veriyor:
Öyle yaşarsam öyle düşünmeye başlarım ve şimdikinden çok farklı bir kişiliğe
sahip olurum. Yeterince çalışamam, yeterince üretemem.