Windows 2000 Magazine Türkiye dergisi, Editörden Köşesi, Nisan 2001

 

Ken Olsen, Digital Equipments firmasının kurucusu ve efsane bir mühendis idi. Ama kendisinin kurduğu ve dünyanın 2 numaralı bilgisayar şirketi yaptığı Digital Equipments’ın başından ayrılmak zorunda kaldı. Daha sonra Digital Equipments, Compaq’e satılarak yok oldu.

Philippe Kahn, Borland’ın kurucusu ve çok iyi bir programcıydı. Ama kendisinin kurduğu ve dünyanın 3 numaralı yazılım şirketi yaptığı Borland’ın başından ayrılmak zorunda kaldı. Borland adını değiştirdi, Inprise oldu ve çok çok küçüldü.

Ray Noorda, Novell’in kurucusu değildi ama Novell onun zamanında gelişti, dünyanın en büyük ağ işletim sistemi üreticisi oldu. Ama Ray Noorda Novell’in başından ayrılmak zorunda kaldı. Novell yok olmadı ama pazar payı olağanüstü küçüldü.

Yukarıya aldığımız örnekler acaba Bill Gates ve Microsoft için de geçerli olacak mı?  Hiç sanmıyorum. Bill Gates’i yukardaki kişilerden ayıran temel özellikler var:

Ken Olsen zamanın getirdiklerini anlamada güçlük çekmeye başlamıştı. "Bir insan niye evinde bir bilgisayara gereksinim duysun ki" sözü onundur. Ken Olsen, zamanını ve geleceği göremeyen, geleceği şekillendiremeyen bir adam olarak kaldı. 

Philippe Kahn, başarısının getirdiği zenginliğin tadını çıkarmak istedi (çoğumuzun yapabileceği gibi). Karısından boşanıp genç bir kadınla evlendi, lüks arabalar, uçaklar aldı. Borland’ı kurarkenki hırsını, atılganlığını kaybetti. Üretemediği ürünleri başkalarından satın almak için yüzlerce milyon dolar harcadı. Bu ürünler istenilen ciroyu sağlayamadılar. Hıncını rakiplerinden almaya ve ürünleriyle yenemediği rakiplerini mahkemelerde yen-meye çalıştı ama olmadı.

Ray Noorda, Novell’i bir numara yaptı ama bir zaman sonra bütün enerjisini, ürünlerini ve şirketini geliştirmeye değil de, ra-kibini, Microsoft’u yok etmeye harcadı. Şirketini uzmanı olduğu  olduğu ağ işletim sistemleri yerine WordPerfect, QuatroPro gibi kişisel yazılımlarla oyaladı ve parasını çar çur etti.

Bill Gates’e gelince…

Bill Gates her zaman güçlü bir vizyona sahip oldu. Önceleri bu vizyon herkesin evinde ve işinde bilgisayar kullanabilmesi ve bu bilgisayarlarda Microsoft programlarının kullanılmasının sağlanması şeklindeydi. Bu vizyon içindeki amaçlara  büyük ölçüde ulaşıldı. Şimdi yeni bir hedef var: Internete her yerden her şekilde ulaşabilmek. Microsoft bir süredir ürünlerini bu amaç çevresinde şekillendiriyor.

Bill Gates bitmeyen bir enerjiye sahip. Günde onaltı saate yakın çalışıyor.

Bill Gates’in hataları çok az ve hataları farkettiğinde dönmesini biliyor. En büyük hatası Internet’in yayılma hızını iyi hesap edemeyişi oldu. 1995 yılında Windows 95 çıktığında bile Bill Gates halen Internet dışında başka ortamların peşindeydi. Ama sonraki bir yılın içinde ürünlerini Internete göre en çok  dönüştüren firma Microsoft oldu.

Bill Gates durmuyor. Firmasını  sürekli yeniliklere zorluyor: Eski ürünlerin yeni ve bambaşka işlevler içeren sürümleri ya da yepyeni programlar.

Bill Gates korkuyor. Bir ra-kibinden geri kalmaktan, onun tozlarını yutmaktan, yukarda örnek olarak verdiğimiz firmalara ve kişilere benzemekten ölesiye korkuyor. Atılganlığını besleyen unsurlardan birisi de bu.

Microsoft onun yönetimi altında sürekli üretiyor. Yazılım dünyası Microsoft’un ürünlerinin çevresinde dönüyor. Bütün bunlar da yukardaki kişilerin yaşadıkları şeylerin Bill Gates’in başına gelmeyeceği anlamına geliyor. Bir de tabii Windows 2000 Magazine’in size birbirinden değerli bilgiler sunmaya devam edeceği anlamına.